12 Nisan 2016 Salı

MADRİD (İspanya 2)




Uçağımız bir saatlik bir gecikmeyle Madrid havaalanına indi, saatlerimizi bir saat geri alarak yerel saate göre ayarladık ve gezimiz başladı. Yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz Plaza Mayor, Madrid'in en ünlü tarihi meydanı. Çevresi restaurant ve kafelerle dolu, burada İspanyolların ünlü kalamarlı sandviçlerinin ve meyveli şarapları Sangria'nın tadına baktık.


400 yıllık bir geçmişe sahip meydan 129x94 metre boyutlarında ve Puerto Del Sol meydanına yürüme mesafesinde, batı çıkışından çıkarsanız Mercado de San Miguel tarihi pazarına ulaşabilirsiniz.



Meydanda gösteri yapan pek çok animasyon sanatçısı vardı, İspanyollar ailece bu meydanda olmayı seviyorlar, turistlerle birlikte oldukça kalabalıktı. Meydanın ortasındaki heykel III. Felipe'ye ait, meydanı çevreleyen binanın balkonları ve duvardaki resimler görülmeye değer.




Puerto del Sol meydanı, on caddenin bağlandığı bir meydan. Burada görebilecekleriniz tarihi postahane binası, yemiş yiyen ayı heykeli, saat kulesi, 0 noktası.



Şehirde bireysel olarak gezecekseniz, metro ve otobüs durakları haritalarını edinmeniz faydalı olur.


Prado Müzesi dünyanın en ünlü üç müzesinden biri, mutlaka görmelisiniz derim. Giriş 14 Euro. Bazı günler 17:00-19:00, bazı günlerse 18:00-20:00 saatleri arasında ücretsiz gezilebiliyor, biz 17 de başlayan günden yararlandık. Bir katta Bernini heykelleri ve cafe bulunuyor. Tablolar ise Goya, Velasquez, El Greco, Rafael, Rubens gibi ressamlara ait, muhteşem bir seçki.  Müzede toplam 8600 tablo, değerli heykeller, binlerce sanatsal parça bulunuyor. Yukarıdaki tablo Goya'nın ünlü Mayıs'ın Üçü tablosu.






Yukarıdaki tablolar sırasıyla, Velasquez, Dürer, El Greco, Raphael ve Loeonardo da Vinci'nin öğrencisine ait tablolar. Picasso'nun ünlü eseri Guernica'yı ve diğer eserlerini ise, Reina Sofia Müzesi'nde görebilirsiniz.


Prado Müzesi'ne çok yakın olan Retiro Park ve botanik bahçesi nefes almak, yeşilin içinde kaybolmak için ideal. Retiro Park Madrid'in en büyük parkı, sohbet eden, çimlerde kitap okuyan, güneşlenen pek çok kişi gördüm. İçindeki göletle yemyeşil bir park. Ulaşım için metro durağı Retiro'da inmelisiniz, çevrede yemek yiyebileceğiniz yerler de bulunuyor.






Plaza de Toros İspanya'nın en büyük boğa güreşi arenası ve maalesef günümüzde de kullanılıyor. Bir boğanın gösteriye hazırlanması için hareket edemeyeceği kadar küçük karanlık bir yere kapatıyorlar. Kum zeminde kayması için toynaklarının arasına diken yerleştiriyorlar, atlılar kanını akıtıp güçten düşürüyor. Bu insafsız gösteriyi kabul etmem mümkün değil.


Alcala kapısı (Puerta de Alcala) şehrin doğusunda, bir tarafında melek, diğer tarafında savaşçıların figürleri yer alıyor, Retiro Park'a yakın.


Madrid 655 metre rakımıyla avrupanın en yüksek başkenti. Burada taksiler beyaz , kırmızı çizgileri var. Üzerindeki rakamlar uygulanan tarifeleri belirtiyor. 1 gündüz, 2 gece, 3 tatil günleri tarifesi anlamına geliyor. İngilizce anlaşmanız zor olduğundan, yanınızda gideceğiniz yerin adresini ve bir harita bulundurmalısınız, açılış 2 Euro. İspanya'da su diğer içeceklerden pahalı. Suyu marketten alıp, meydanlardaki çeşmelerden de içebilirsiniz.



Gran Via ünlü mağazaların olduğu cadde, ikinci fotoğraf caddelerin birinden bir kare ve Neptün Çeşmesi



Plaza Espana, Cervantes'in ünlü romanı Donkişot'un bronz heykelinin olduğu bir meydan. Bildiğiniz gibi Donkişot yazılı ilk roman kabul ediliyor. Yüzyıllık zeytin ağaçlarının arasından geçerek, isterseniz yürüyerek kraliyet sarayına (Palacio Real) ulaşabilirsiniz. Saray batı avrupanın en büyük sarayı, 140 metre uzunluğunda, giriş 10 Euro, fotoğraf çekmeye izin verilmiyor.






Estadio Santiago Bernabeu Stadı, içinde bir tur için 19 Euro ödemeniz gerekiyor. İkinci fotoğraf duvarlardaki sanatsal tabelalar, gezdiğimiz diğer şehirlerde de gördüğüm bu seramik tabelalara bayıldım.



Üstte Plaza de Cibeles ( Cibeles Meydanı), meydanda Palacio de Cibeles (belediye sarayı olarak kullanılıyor), Banco Espana (İspanyol Bankası), Palacio de Linares ( sanat merkezi olarak kullanılıyor), Cibele Fountain ( tanrıça kibele havuzu, Real Madrid taraftarlarının zafer kutlaması yaptığı yer) bulunuyor.


Madrid tarihi Atocha tren istasyonu, ortada yeşil alan ve cafeler var, görmek içime huzur verdi, bir yandan da ülkemizde böyle incelikler olmamasına üzüldüm.



devam edecek...


  

Hiç yorum yok: